Öğrenciler bakımından: Projenin çoklu hedefi bulunmasına karşın öncelikli hedefi, öğrencilerin akademik başarısını artırmak için çabalarının desteklenmesi ve bu hedefte tam kapasiteye 5 yıl içinde ulaşılmasıdır. Sorun olarak öğrencilerin derse ilginin artırılması ele alındığında bu sorunun giderilebileceği değerlendirilmektedir. Diğer taraftan öğrenci yoksunluğu ile mücadele için daha fazla kaynak bulmak gerekmektedir. Kaynağın sürdürülebilir şekilde sağlanabilmesi için sisteme öz kaynak da sağlanması gerekmektedir. Öğrenci yoksunluğunun tamamını giderme hedef olsa dahi, hedef başarımı bu cesamette gelirin elde edilmesine bağlıdır. Tam başarım için 10 yıl içerisinde teorik olarak yeterli olmakla birlikte ana hedef olarak yoksunluğun tamamen sona erdirmek yerine sorunun öğrenci üzerindeki olumsuz etkisinin mümkün olduğunda minimize edilmesi ve öğrenci finansmanına destek olunması bulunmaktadır. Kaynak ihtiyacı öğrencilerin başka yerden destek almayacakları varsayımı ile hesaplanmıştır. Ancak ihtiyaçlar karşılandıkça yeni ihtiyaçlar ortaya çıkacağından tam ihtiyaç karşılanma hedefine ulaşmak ve nihai sonuca varmak olası değildir.

İşletmeler bakımından sistemin e-ticaret modülleri üzerinde çalışacak olması nedeniyle, küçük işletmeler için de ek gelir yanında planlı üretim yapma olanakları artırılacaktır. Proje ile tüm sorunların çözülmesi yerine sorunların oluşturduğu ağırlığın hafifletilmesi ve sistem ile toplumsal faydanın yanında piyasa üzerinde kamu ve kamuoyuna denetim olanağı sağlayacak yeni bir araç da sunulmuş olacaktır. Sistemin sağladığı mali avantajlardan pay almak isteyenler rekabet ve kira maliyetlerini artırabilecektir.

Gıda bankacılığına yönelik olarak vergi avantajları, vergi mükellefi bağışçıların sistem üzerinden işlem yapabilmelerini kolaylaştıracaktır. Sistem algoritmaları bağışçı ve öğrenci arasında fiziki bir temas olmadan iletişim kurulabilmeye, ayni bağışın hedefe ne zaman ulaştığı takip edilebilmeye uygundur. Bu yenilikçi yapısı ile bağışta bulunmak isteyen ancak bağışların yerine ulaştığından emin olmayan kitleyi de düzenli bağış yapabilir hale getirecek, bağıştan sağlanan manevi haz artacaktır. Bağışlarda manevi hazzın tam olarak elde edilebilmesi için ihtiyacın da tam olarak karşılanması gerekmektedir. İhtiyacın tam karşılanamayacağı düşüncesi çoğu destek niyetinde olan kişiyi yardım ve bağış yapmaktan geri tutabilmektedir. Ölçeklendirilmiş ihtiyaçlar ile bir ihtiyacı karşılamak için gerekli olan birim kaynak tutarları minimize edilerek her bütçeye uygun yardım yapabilme koşulları bağışçı sayısını da artıracaktır.

Toplumumuzda dini, felsefi, kültürel veya sosyal saikle bağış yapma alışkanlığı ve arzusunun bulunması proje başarımı için bir avantaj olmaktadır. Hedef kitle olarak yüksek öğrenimdeki 6.5 milyon öğrenci seçilmiştir, bu durum sistemden yararlanabilecek kitlenin potansiyel bağışçılarla en fazla 2. bağlantıda (kendi doğrudan tanıdığı yoksa bile tanıdığının tanıdığı bir öğrencinin varlığı ihtimali) ilişkilendirilebilme ve projeyi benimseme olanağını güçlendirmektedir. Eğitim ve öğrencilere yönelik olarak toplumdaki hassasiyet de proje başarımı için bir fırsat olarak ortaya çıkmaktadır. Yeni teknoloji kullanılacağından teknoloji kullanmaya ve yenilikleri daha çabuk benimsemeye yatkın gençliğim hedef kitlenin tamamını kapsaması da projenin yaygınlaşma ve etkin kullanma bakımından  önemli avantaj sağlamaktadır. Benzer uygulamaların bulunmaması, kamu harcaması ile giderilmesi gereken sorunun toplum desteği ile daha güçlü mücadele edilecek olması kamu tarafından da projenin benimsenme ihtimalini güçlendirecektir çıkmaktadır.

Proje, bağışların hedef alıcıya zamanında ve tam olarak ulaşmasına bağlıdır. Bu nedenle de sistemin güvenli bir şekilde işletildiğine olan inanç, kalıcı çözüm için en önemli argümanlardan birisi olarak ortaya çıkmaktadır. Şeffaflık ve bilgilendirme, projenin kalıcılığı ve hedefe ulaşması, hedefleri sürdürülebilir şekilde başarımla devam ettirilebilmesi için en önemli araç olarak ortaya çıkarmaktadır. Etkinliğin artırılması için ölçeklendirme paydaş/kullanıcı sayısını artırabileceği gibi işlem sayısını ve gıda bankacılığı için gerekli olan belge düzeninde yoğunluğa sebep olma potansiyeli bulunmaktadır.

Küçük veya mikro işletmenin her bir bağış amaçlı satın alma için yarı belge düzenleme zorunluluğu, belgelendirmenin aksaması, ihmal edilmesi sistem başarısı için tehdit olarak algılanmıştır. Diğer taraftan, bağışçının sistem üzerinden birden fazla tedarikçiden farklı oranlarda KDV’ye tabi aldığı ürün veya hizmetin faturasını dönemsellik ilkesine uygun olarak zamanında alamaması vergi teşvikinden tam olarak yararlanmasını riske edebilecek olması da sistem için ikinci iş planı tehdidi olarak tanımlanmıştır. Sistem tasarımında platform işleticisi bağışçılar ile tedarikçi arasında tasnif işlemlerini yaparak tedarikçilerden fatura düzeni bakımından bağışçılar tasnif edilerek tek alıcı durumuna gelecek, diğer taraftan bağışçılara de birden fazla tedarikçi tarafından yapılan teslimler nedeniyle düzenlenen faturalardaki içerikler birleştirilerek sadeleştirme yapılacaktır. Sistem peşin satış esasına dayalı olmakla birlikte fatura düzeninin sağlanması bakımından tedarikçilerin teslim ettiği mallara ilişkin faturaları düzenlemediği sürece ödemesi yapılmayarak belge düzenine uygun faaliyet yürütmesi beklenecektir. Tedarikçilerin düzenlemediği fatura nedeniyle bağışçıların bir zarara uğramaları halinde tedarikçilerin alacakları zarar karşılamakta kullanılabilecektir. Gıda bankası üzerinden teslim edilen mallara ilişkin düzenleyeceği ayni bağış makbuzları vergi avantajından faydalanılıp faydalanılamayacağı belirlenecek şekilde detaylı planlanmıştır.

İlerleyen aşamalarda tedarikçiler ve vergi mükellefinin kullandıkları yazılımlar uygun olduğu ölçüde dış entegrasyon da yapılarak tüm süreç otomasyon kapsamına alınacaktır.

AltınPuan Gıda Bankacılığı modelinde fiyat/maliyet avantajı ile birlikte etkin bir tedarik sistemi olarak yerinde teslim esas alınmıştır. Öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılarken karşılanan ihtiyaçlara da en az zaman ve maliyetle ulaşmaları sağlanmalıdır. Bu nedenle ilk aşamada, kampüs içi ve çevresinde, öğrencinin kendisine sağlanan yardımı veya ödülü alabilmesi için ulaşım ihtiyacı hissetmeyecek işyerlerine öncelik verilecektir. Bu yolla, kampüs içi ve çevresi işyerleri sistemin ilk paydaşları olacaklardır.

Tedarikçilerin sadece kampüs içi ve çevresi olarak belirlenmesi, ilerleyen aşamalarda rekabeti olumsuz etkileyebileceği değerlendirilerek öğrencilerin ulaşabileceği yerlerdeki tedarikçiler de öğrencilerin tercihlerine bağlı olarak organik şekilde kapsama alınacaktır. Bağış etkinliğinin artırılması ve düşük maliyetle yardım yapılabilmesi için fiyatı etkileyen kurye hizmeti veren yerler sisteme dahil edilmeyecektir. Projenin diğer amacı da öğrencilerin sosyalleşmesine ve tedarikçi işyerlerindeki hareketliliğinin artırılmasına da vesile olmaktır.  Sistemde ortalama fiyatlar belirlenmeye başladığında ortalama fiyat üzerinden maliyeti tedarikçiye ait olmak üzere kuryeli satışlara da izin verilebilecektir.

Sistem, bağışçının bağışını çok farklı şekillerde öğrenciye ulaştırmasına olanak vermektedir. Sistem bu yönüyle yenilikçi olduğu gibi, kişilerin kendilerine özgü uygulama veya yöntem geliştirebilmelerine de olanak vermektedir. Destek ulaştırma şekillerinden

  • birincisi  bağışçının doğrudan ilgili öğrenciye yardım yapabilmesi,
  • ikincisi gıda bankacılığı aracılığıyla belli bir öğrenciye verilmesi,
  • üçüncüsü belli koşulları sağlayan öğrenciye gıda bankası üzerinden verilmesi,
  • dördüncüsü öncelik sırasına göre önceliği olan öğrenciye verilmesi,
  • beşincisi çaba destek programı gibi programlar aracılığı ile yardım veya desteği alacak öğrencinin görev alacak paydaş aracılığı ile belirlenerek verilmesi,
  • altıncısı destek isteyen öğrencinin istem üzerinden ferden tedarikçilerden somutlaştırdığı ihtiyacının askı üzerinden verilmesi,
  • yedincisi, bağışçının avans tahsisatının bir kısmını yine bu şekillerden biri ile belirlenecek yöntemle doğrudan öğrencinin ihtiyacını dilediği gibi seçerek karşılaması şeklinde verilmesidir.

Özellikle askıdan yapılan talepler öğrencilerin ulaşabilecekleri yerleri de göstermiş olacaktır. Veri analizleri sonucunda öğrenci taleplerinin yoğunlaştığı bölgeler de tedarik bölgesi kapsamına alınacaktır. Platform üzerinde tedarikçiden satın alma işlemi ancak ilgili ürünün son teslim tarihinden önce teslim alınması ile gerçekleşecektir. Farklı sebeplerle ürünün teslim alınmaması halinde son teslim tarihini takip eden günde ilgili ürün sertifikası iptal edilerek tahsis edilen avans serbest bırakılacak ve hiçbir kaynak öğrenciye ulaşamamış bir teslimat için israf edilmemiş olacaktır. Bağışçı sistemden serbest kalan avansını başka ürün sertifikalarına tahsis edebilecektir.

Yerel sahiplenme olabilmesinin en önemli anahtarı öğrencilerdir. Verilen destekler ve ödüller sipariş verildiği tedarikçi işyerinde teslim alınacak, duruma göre orada tüketilebilecektir. Derecelendirme sistemi ile öğrenciler işyerlerini farklı kriterlere göre değerlendirecek ve sisteme işleyeceklerdir. Anonimleştirilmiş değerlendirme verileri kamuoyuna açıklanacaktır. AltınPuan Gıda Bankacılığı Modeli ayrıca yerel ölçekte bir derecelendirme sistemi olarak öğrenci beğenilerini önemli hale getirecektir. Sistemde hangi ürünlerin sunulacağını öğrenci ihtiyaçları organik olarak belirleyecektir. Bu durum marjinal faydayı artıracağı gibi ilgili şehirde ekonomik aktiviteyi de artıracak ve tedarikin önemli kısmı yerel işletmelerden karşılanacaktır. Projenin nihai hedefi öğrencilerin tüm ihtiyaçlarını karşılamaya odaklıdır, öğrenciler ihtiyaçlarını karşılarken bir ödeme yapmayacaklardır bu durumun öğrencinin şehirde müşteri gibi algılanmasına son verecek ve öğrenciye bakış açısını değiştirecektir. Şehir esnafı tarafından iyi karşılanacak öğrencilerin de şehir ile manevi bağ kuracağı değerlendirilmektedir.

Proje paydaşı tedarikçiler sistemin sağladığı bilgiler ile öngörülebilir üretim ve girdi maliyetlerini kontrol edebilecek işletme sermaye verimliliğini artıracaktır. Ürün bedellerini teslimat ile birlikte (faturasını sisteme düzenlemiş olmak kaydı ile) tahsil edebilecektir. Bu durum daha az işletme sermayesi ile faaliyetlerini yürütmesine finansman giderlerinin minimize edilmesine neden olacaktır. Projenin temel amaçlarından birisi de akademik başarıyı artırmaktır, iyi bir üniversitenin temel koşulu nispeten daha çalışkan öğrencilerin tercihi olabilmekten geçmektedir. Projenin uygulandığı şehirdeki üniversitelerin daha fazla tercih edileceği ve tercih sıralamasında yükseleceği değerlendirilmektedir. Bu durum öğrencileri kampüsten uzak kalmalarına neden olan mali sorunlarının da çözülmesi ile orta ve uzun vadede üniversitenin akademik başarısını da artıracaktır. Hacettepe Üniversitesinde tıp alanında hali hazırda da en iyi üniversite olarak algılanması sürecinin üniversite yönetiminin öğrencilere sağladığı yemek burslarının kader değiştirici bir rolü olduğu bilinmektedir. Mezunların sağladığı yardım ve destekler de alanlarında iyi üniversite olarak tanınan okullarımızın bu durumlarını muhafaza etmesinde önemli bir rol üstlenmektedir. Şehir üniversitelerindeki akademik başarının yükselmesi mezunların iyi koşullarda ekonomik gelecek sağlamaları, hem üniversiteye hem de bu olanağı sağlayan şehre katkılarını hayat boyuna çevirmekte ve başka şehre gitseler bile ilgili şehre desteklerini sürdürmelerine sebep olmakta olduğu gözlemlenebilmektedir.

Platform, ana bir yazılım üzerinde işletilecek olması nedeniyle sunucu ve işletmenlere ihtiyaç duymaktadır. Sistemin ilk kuruluş ve işletmeye devralma maliyetleri bu konuda faaliyet gösterecek şirketin ortakları veya yatırımcılar aracılığı ile karşılanacaktır. Proje yardım ve destek faaliyetleri üzerine olduğundan yararlanıcı öğrenciler, gıda bankacılığı yapan sivil toplum kuruluşları ve bağışçılar sistemi kullanırken bir ücret ödemeyeceklerdir. Sistem işlem sayısı artmaya başladığında ek yatırım maliyeti ile karşı karşıya kalacaktır. Bu nedenle sistem belirli bir süre fazla genişletilmeden en fazla 4 kampüs bölgesinde hayata geçecektir. Tedarikçiler sistemde teslim ettikleri ürün bedelleri dikkate alınarak sistem kullanım bedeli ödeyeceklerdir. Bu süreç sistem işletme maliyetlerinin belirlenmesi, gelir modellerinin gözden geçirilmesi, hizmet kullanım bedellerinin işletme maliyetleri ile genişleme halinde yatırım maliyetlerini karşılayıp karşılamayacağı veya ne kadar süre içerisinde karşıla değerlendirmeleri ile birlikte gözden geçirilecektir.

Sistem mümkün olduğunca minimum insan gücü ile çalışacak, özellikle tedarikçilerin sistemi kullanmaları konusundaki eğitimler için öğrencilerden destek alınacaktır. Sistem entegrasyon ve otomasyonlarla birlikte sistemi ayakta tutmakla görevli teknik personel dışında insan gücü minimize edilecektir.

Sistem temel olarak öğrenci menfaatine çalışmaktadır, sistemin iyi işlemesi için bağışçı ve tedarikçi sayısının artırılması gerekmektedir. Ancak her bir bağış 18 farklı dijital işlemle takip edilecektir. Kocaeli üniversitesinde bir öğrenci için kendi aralarında yaptıkları transferler hariç tam başarımda aylık yaklaşık 100 yıllık 800 farklı bağış işlemine konu olacak olmasıyla 3600 işlem maliyeti bulunmaktadır. 30.000 öğrencide bu sayı yıllık 108 milyon işlem anlamına gelmektedir. Bu da kısa süre içerisinde en alt yapı yatırımlarının genişletilmesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle sistem mümkün olduğunca yavaş ve organik olarak geliştirilerek, genişleme hızı zamana yayılacaktır. Sistemin geometrik büyüme potansiyeli daha güçlü teknolojik firmalar ile işbirliği yapmayı anlamlı hale getirebilecektir.